Basın açıklamasına Türk Tabipleri Birliği (TTB) Aile Hekimliği Kolu (AHEK) Sekreteri Dr. Sibel Uyan, Muğla Tabip Odası, Aydın Tabip Odası ile sağlık emek ve meslek örgütleri ile sivil toplum örgütlerinin yöneticileri ve temsilcileri, siyasetçiler, hekimler ve sağlık çalışanları katıldı.
TTB AHEK Sekreteri Sibel Uyan yapılan basın açıklamasında şöyle konuştu:
* Hasta memnuniyeti işimiz” diye göreve başlayan Sağlık Bakanı’na “Siz memnuniyet bakanı değil, Sağlık Bakanısınız” diye seslendik. Sağlıkta şiddetin politik olduğunu, bir an evvel TTB’nin sağlıkta şiddet yasa tasarısını Meclis’te geçirmeleri gerektiğini söyledik. Biz hekimler, sağlık emekçileri olarak “Göreviniz hastaları memnun etmek değil, tedavi etmek, hastalanmamalarını sağlanmaktır” dedik.
* Merkezi idare, yönetemiyorsunuz! Yerel idare, siz de yönetemiyorsunuz! Bodrum gibi bir tatil yerinde nüfusu yaz aylarında 10 kat artan bir yerde yaza özel sağlık merkezi açmıyorsunuz. Neden? Doktor yok, ebe hemşire yok diyorsunuz. Aklımızla dalga geçmeyin. Dün yaşanan şiddeti protesto eden sağlık kurumlarının mesailerini denetleyecek doktor hemşire buluyorsunuz ama. Bugün burada bizimle olacağınıza denetim yapıyorsunuz. Yönetemiyorsunuz.
“BU ŞİDDET ARTIK SONA ERSİN”
Muğla Tabip Odası Başkanı Dr. Çetin Erdolu, sağlık emek meslek örgütleri ve dernekler yaptığı ortak açıklamada, yaşanan olaydan dolayı çok üzgün ve öfkeli olduklarını dile getirdi. Şiddetin son bulmasını dileyen Erdolu, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
* Kızgınız, üzgünüz, öfkeliyiz. Bu şiddet artık sona ersin diyoruz. Ancak sağlıkta şiddetin politik bir tercih olduğu sürece engellenemeyeceğini de biliyoruz. Sağlıkta şiddet haberi duymadığımız gün neredeyse yok. Bunun tek suçlusu 30 yıldır süren sağlıkta piyasalaşma ve sağlığın ticari bir meta, hastanın müşteri olarak görüldüğü sağlık sistemidir.
* 3 dakikada bir randevu ile hasta bakmaya zorlanan kamu hastanesi hekimleri, 4 bin nüfusu olmasına rağmen bir o kadar da misafir hastaya bakmaya zorlanan tatil yöresi aile hekimleri şiddete maruz kalıyorsa bunun sorumlusu bu sistemi kurgulayan ve angaryaları hekimlere dayatan Sağlık Bakanlığı ile kışkırtılmış sağlık talebinden oy devşiren iktidardır.